25 Aralık 2012 Salı

Nerede yanlis yapiyoruz acaba?


Dünya üzerinde biri bir sey yapabiliyorsa, neden ben de yapamayim kafasini yasayamadim hic.. Hic bir zaman hirsli bir insan olmadim.. Bir seyi istedigimde elbetteki uzerine uzerine giderim ama hüsrana ugradigim takdirde fazla zorlamam sansimi nedense.. Vay efendim tuttugumu kopartirim, istedigim seyi elde edene kadar uyku uyuyamam diyenlere özendim hayatim boyunca. Kanaatkarlik konusunda cigir actim.. "aman azicik asim kaygisiz basim" kafasi bendeki..
Mamafi (bu mamafi lafini kullanmaya da ayrica bayiliyorum) hirs bazi noktalarda insanin icini cürüten bi kemirgen gibi olsa da dozunu ayarlayabildigin takdirde basarinin kapilarini acan anahtar haline gelebiliyor.. Tabii basari icin hirs tek basina yeterli degil, bunun yani sira bencil olmakta gerekiyor birazcik. Sürekli baskalari icin yasayan, hayatini onlara göre yönlendiren bir insan hic bir zaman kendi hedeflerine ulasamaz.. Ne demis Bill Cosby;

"Basarinin sirri nedir bilmiyorum ama basarisizligin sirri herkesi mutlu etmeye calismaktir.."



Sosyolojik acidan degerlendirecek olursak bu durum birazda kültürümüzden kaynaklaniyor.. Yukarda sekil A'da gördugunuz gibi :) Vallahi habibi let them do it.

Egitim ve is hayatim boyunca beni her zaman kendisine rakip gören insanlar oldu cevremde, hirs yapip yarisanlar, kendini boks ringinde sanip kapisanlar... Ama ben butun bunlara ragmen her zaman elimdekilerle yetinmeyi sectim, hic bir zaman gözum hep daha yukseklerde olmadi.. Ve 27 yillik hayatim boyunca ilk kez ne kadar yanlis dusundugumu anladim.. Geriye dönup baktigimda benden daha basarisiz insanlar hirslariyla cok daha iyi noktalara gelirken, benim bir arpa boyu yol gidememis olmam kafama dank etti.. Hayat hic bi zaman insanin istediklerini gümüs tepsi icinde sunmuyormus.. Elde etmek istediginiz sey icin mucadele ve savas vermediginiz zaman, uzulme hakkina bile sahip olamiyorsunuz. Adina sucluluk duygusu mu dersiniz, pismanlik mi siz karar verin..



Her dakika hayatin anlamini ve geldigimiz noktayi sorgulamaya kalsak bunalimdan cikamayiz maazallah. Böyle durumlarda kafa yormayan sacma sapan isler yapmak insani rahatlatiyor. Mesela oturup belgesel izlemek yerine sacma sapan bi pembe dizi izlemek, ya da ne bileyim kafa yoran agir kitaplari bi kenara atip hic bir ögretici yani olmayan ama inanilmaz eglenceli ve akici pembe kitaplar okumayi seviyorum. Bi grup entel bu kitaplardan öturu zeka seviyenize laf ederse aldiris etmeyin, her zaman olmasa da arada bi böyle komik ve eglenceli kitaplar okumak beyni dinlendiriyor.. Sophie Kinsella kitaplari böyle durumlar icin bicilmis kaftan. Özellikle gecen gün bitirdigim " twenties girl " yani 1920'lerin kizi sahane ötesi bi kitap. Konusu cok ilginc, mutlaka okumanizi tavsiye ederim hanimlar.


Stockholm'a gelince noel gelenek ve adetleri tum gaz devam ediyor.. Resmi tatillerden biz de nasibimizi aldik.. Christmas sarkilarindan, yemeklerinden ve muhabbetinden gina gelse de saygi göstermekten baska caremiz yok..



Hristiyan arkadaslara kucuk jestleri yapmayi da ihmal etmedik.. Muslumaniz dediysek yobaz da degiliz neticede..

14 yorum:

parfümümün kokusu dedi ki...

Bugünler de bende kendimi hep bu düşünceler içersin de buluyorum =(
Senin misal, benle yarışamayacak seviyede ki insanlar hırslarıyla yükseldiler ama bende sıfır azim sıfır hırs !
Hep aynı rutinlikte bir hayat,hep başkalarını düşünme pöffff şiştim :))

cyborg dedi ki...

Peki o hırslı ve entrikacı arkadaşların kendilerini ne kadar yıprattığını ve bir kerecik bile mutlu olamadığı gerçeğini ne yapacağız? Elindekilerle mutlu olabilenler de bu tarz insanların nerelere geldiğini görüp ben nerde yanlış yaptım dese de insan kişiliğinde olmayan bir şeyi zorla yapamaz. Pişman olmak faydasız. Dünyada sırf bir yerlere gelmek için elinden geleni ardına KOYMAYACAK insanların da var olması gerekiyor. Yoksa dünya yaşanmayacak bir yer olurdu.

Bu arada Japonlarınki "çalışkanlık" gibi büyük bir erdem. Hırs gibi kirli bir duyguyla karıştırılmamalı:)

sausaki dedi ki...

Benimde en büyük sorunum hırs denen duygunun içimde olmaması...O duyguya sahip olmam için gerekli duygusal travmalara sahip olmama rağmen yok geliyor ve geldiği gibi gidiyor bünyemden...Bu nedenle kronik tükenmiş sendromu benim yakamı hiç bırakmıyor..O da başarısızlığa önayak oluyor işte

maviferah(minik) dedi ki...

valla en iyisini yapmışsın bence önemli olan samimi olup içten geleni yapabilmek ooh miss :D
kimse kimseyi yargılama haddine sahip değil zira :) hem bence tam da kar havası kitabı yazarıdır sophie kinsella

motto dedi ki...

son olarak bende sunu söylemek isterim aziz dostum :))) iyi giriş ama demi?
HAYAT denilen şey bi garip.bi bakıorsun bütün o hırslarla boğuşurken ;çat die bi hastalık çıkarıor yada bi kaza.tepe taklak oluveriorsun.
Ben çok iyi bi eğitim alamadım,biraz şartlar biraz da dönemin tembelliği dielim.
Ama şuan iyi bi evliliğim ve harika bi kızım var.bazılarına komik gelebilir fakat benim bu hayattaki en büyük başarım onlar.neden şimdi bunları söyledim anlamadım ama.yani fazla hırs yapmamak,bazı şeyleri farkındalıkla yaşamak..
SONUÇ için değil YOL için mücadele etmek. bence mesele bu.MUTLU OLDUYSAN BUGÜNE KADAR Kİ HAYATINDA.EN ÖNEMLİSİ BU..

Adsız dedi ki...

L0NELY SURGEON

öncelikle yine çok güzel çıkmışsın ella. fotoların harika
evet hırs biraz bencillikle yoğrulunca başarı getirebilir. fakat bu başarı sonsuza değin sürecek değil elbette. aşırı hırs ve bencilliğin getireceği başarı aynı zamanda mutsuzluğuda getirir.
her ne kadar kademe olarak önünde gibi görünene o kişiler aslında mutluluk kalibresine göre senin arkandadırlar Ella.
ben ce sen bu güzelliğinle bile onları kıskandırmaya devam ediyosundur derim :))

Adsız dedi ki...

emin ol o dediklerini yaparsan daha mutsuz olacaktın sonuçta herkesin aynı olmasını bekleyemessin. en güzelini yapmışsın bence onların sana özenmesi gerekli. bu arada resim on numara olmus...

Nora dedi ki...

İnsan karakteri dışında davranırsa mutlu olamaz ki canım demek ki sen böyle mutlusun. Hırs bazen insanı o kadar kindar hale getiriyor kii.. Başkalarıyla değil kendisiyle yarışmalı insan. Mamafih bazen insan kendisini sorguluyor işte, yapacak bir şey yok. :)

Kalbim yas'ta dedi ki...

cok şıksın, her zamanki gibi! begendumm cook=)

diefahrradfrau dedi ki...

The attitudes for work are so comic - and so near to reality! Haha!
xx
Christiane
http://bikelovin.blogspot.de/

Smart Learning Hub dedi ki...

amerikada benzer olaylar benim de başıma geliyor. bazen sırf yardım olsun diye fikirleriniz paylaştığınız kimseler sonra kalkıp kendi fikriymiş gibi satmaya çalışıyor, hem de senin gözlerinin içine baka baka.

Ponti dedi ki...

Ella merhaba, pek sesim çıkmasa da sen severek okuduğum ve anlatımını en samimi bulduğum bloggerdan birisin.
Dediklerin doğru ki ian çoğu zaman ben de aynı şeyleri düşünüyorum. "Acaba hata mı yapıyorum?, biraz da bencil mi olmak lazım?" soruları aklıma takılıp kalıyor bazen.

Ama çok iyi biliyorum ki kişiliğimin taşıyamayacağı bir davranışta bulunursam da bu sefer özümü kaybederim ve ben ben olamam. O zaman da ne başarının anlamı kalır, ne konumumun.

Etiketler uğruna sevmediğim şeyleri yapmıyor, umursanmadığımda aldırmıyorum, çünkü ben buyum. Kendi halinde, öylesine...

O yüzden bence sen hep böyle kal, mutlu olduğu şeyi yapmalı insan çoğu zaman, yapması gerekeni ya da doğru olanı değil.

Sevgiler :)

Adsız dedi ki...

Anlatımınla ilgili yorum yapamıyorum bile gerçekten çok güzel..Başarılarının devamını dilerim.Öylesine dolaşırken bloggerlar arasında inan anlattıkların ve yaptıklarım geldi aklıma..:))
Ders alıyoruz sonuçta ama yaşatılanlardan da kaçamıyoruz.Bir daha bu şekil davranmayacağım desen bile..
İnsan 7'sinde neyse 70'inde de odur.İç güzelliğini hırslarıyla kaybeden insanların ellerinde başka hiç birşey kalmamıştır.İçindeki güzelliklerini kaybetmemem ümidiyle...Hoşçakal

Özge dedi ki...

Sizin yaziniz bana cok iyi geldi gercekten basari icin hem bencil hem de baya hirsli olmak gerek, bende insanlara yardım edecegim diye kendimi parcaladim durdum onlar isteklerine ulaştı bense bakakaldim.